Bu Blogda Ara

24 Haziran 2011 Cuma

Hayat Sıvısı Su





Bol bol su için! Çünkü susuzluk vücudumuzun işleyişini güçleştirir, hem içeride hem de dışarıda yaşlanmaya neden olur. Günde en az 2 litre su içmek vücudun iç temizliğini sağlar ve yaşlanma sürecini yavaşlatır. Kendinizi 10 yaş daha genç hisseder ve genç görünürsünüz.


Su, vücutta hem taşıt, hem makine yağı, hem de amortisör görevi görür.  Su besinleri taşıyan ve elektrik enerjisini beyinden hücrelere ileten bir çözücüdür. Vücudun ısısını düzenler; beyin, omurilik gibi hayati organlar için bir amortisördür; eklemlerimizin daha etkin hareket edebilmesi için adeta yağ görevi görür. Susuzluk enerji seviyesini ve vücudun yaşamını sürdürme kabiliyetini azaltır.

Su, toksinlerden arındırır 

Su, hücrelerimizi atıklardan temizler ve vücuttan atar. İdrara çıkma, terleme ve sümkürme, vücudun toksinlerinden arınmasının çeşitli yollarıdır. Dışkılarımız bile boşaltımı harekete geçiren suyu ihtiva eder. Susuzluk ise vücutta dolaşan atıkların yapılanmasına neden olarak toksinlerden arınmaya engel olur ve dokuların zarar görmesine yol açar.

Susuzluk yaşlanmayı hızlandırır 
 
Doğduğumuzda vücudumuzun yüzde 75'i sudur. Ancak yetişkinlerde bu oran yüzde 50'lere düşer. Bu da vücuttaki sıvının tükenmesi yani yaşlanma sürecine geçiş demektir. Pek çok insan susuzluğun belirtilerini göz ardı eder ya da bunu kahve, alkol ya da diğer meşrubatlarla geçiştirir. Bu içeceklerin idrar söktürücü etkileri ve vücutta asit birikimine neden olmaları nedeniyle durum daha vahim bir hal alır.

Vücudumun susuz kaldığını nasıl anlayabilirim?
 
Susama, susuz kalmanın gecikmiş bir işaretidir. Eğer susamışsanız veya ağzınız kuruyorsa çok fazla susuzluk çekiyorsunuz demektir. Konsantrasyon toplamada zorluk, değişken ruh hali, baş ağrıları ve diğer ağrılar, acılar susuzluğun işaretleridir.

Ne kadar su içmeliyim?  Günde minimum 2 litre saf su içmeliyiz. Bitki çayları veya sebze suları da bu miktara dahil olabilir. Öte yandan alkol, kahve ve meşrubatlar bu kapsamda değildir. Bu içeceklerden tükettiğiniz her bir bardak karşılığında, bir bardak da su için; böylece bu tür içeceklerin neden oldukları susuzluğun etkisini azaltırsınız. Eğer ekmek, kraker gibi kuru gıdalar yiyorsanız, veya sıcak bir iklimde yaşıyorsanız, ya da yoğun egzersiz yapıyor ve sauna veya buhar banyosuna giriyorsanız buna uygun olarak çok daha fazla su içmelisiniz.

Günde 8-10 kez idrara çıkmak ideal miktarda su içtiğinizin göstergesidir. Bu miktar dokularımız için gerekli su ihtiyacının karşılandığını, vücuttan dışkıların atılmasında böbreklerimizin ve mesanemizin suyla yeterli derecede desteklendiğini gösterir. 



İyi kalitede su için
 
İçme suyunun kalitesi önemlidir. Şebeke suyu ağır metaller tarım ilaçları ve hormon atıkları gibi pek çok zararlı madde ve toksin içerebilir. Suyun mikroplardan arınması için içine klor, florür gibi zararlı kimyasallar da katılmış olabilir. Bu nedenle mümkün olduğunca yüksek kalitede filtre edilmiş alkali veya doğal maden suyu için.

Suyu ne zaman içmeliyim? 
 
Öncelikle sabah uyandığınızda 1-2 bardak su için. Bu su gece boyunca metabolize edilen atıkların vücuttan atılmasına yardımcı olur. Gün boyunca da yemeklerden en az yarım saat önce ve yemeklerden en az 2 buçuk saat sonra 1-2 bardak su için. Yemeklerle su içmemeye çalışın, çünkü yemekle içilen su sindirim için gerekli mide asitlerini sulandırarak hazmı güçleştirir. Yemek sırasında susamak günlük olarak yeterli miktarda su içmediğinizin göstergesidir.






Hiç yorum yok: