1-AMAÇ
Konsantrasyonunu bilinen NaOH kuvvetli baz çözeltisinin yardımıyla, pH
metre kullanarak asetik asit çözeltisinin pH ve pKa değerini hesaplamaktır.
2-TEORİK BİLGİ
Konsantrasyonu bilinen bir çözeltiden yararlanılarak konsantrasyonu
bilinmeyen bir çözeltinin
konsantrasyonunu bulma işlemine titrasyon denir. Titrasyonda
derişimi kesin olarak bilinen çözeltiye "standart çözelti" denir. Bu çözelti derişimi bilinmeyen
çözeltiye, iki çözelti arasındaki reaksiyon tamamlanıncaya kadar azar
azar eklenir. Reaksiyonun tamamlandığı noktaya "eşdeğerlik
noktası" denir. Bu noktanın saptanabilmesi için uygulanan tekniklerden
biri de, eşdeğerlik noktasında renk değiştiren bir maddenin ortama çok
az miktarda eklenmesidir. Böyle maddelere "indikatör" denir.
Titrimetriyle konsantrasyon ve
hacmi bilinen bir çözeltiyle kimyasal reaksiyona giren bir numune içinde ,bulunan
madde tayin edilir.
pH bir
çözeltinin asitlik veya alkalinlik derecesini tarif eden ölçü birimidir.
0'dan 14'e kadar olan
bir skalada ölçülür. pH teriminde p; eksi logaritmanın matematiksel sembolünden
ve H ise Hidrojenin kimyasal formülünden türetilmişlerdir.
pH tanımı Hidrojen
konsantrasyonunun eksi logaritması olarak verilebilir:
pH =
-log[H+]
pH hidrojen iyonun aktivitesi
cinsinden bir asit veya bazın derecesini ifade etme yoluyla ihtiyaç duyulan
kantitatif bilgiyi sağlar.
Bir maddenin pH değeri
hidrojen iyonu [H+] ile hidroksil iyonunun [OH-]
derişimlerinin oranına direk bağlıdır. Eğer H+ derişimi OH- derişiminden fazla ise maddemiz
asidik; yani pH değeri 7 den düşüktür. Eğer OH- derişimi H+ derişiminden fazla ise maddemiz bazik;
yani pH değeri 7 den büyüktür. Eğer OH- ve H+
iyonlarından eşit miktarlarda mevcut ise, madde 7 pH değerine sahip olmak üzere
nötraldir.
Asit ve bazlar her biri
serbest hidrojen ve hidroksil iyonlarına sahiptirler. Belli koşullarda ve belli
bir çözeltide hidrojen ve hidroksil iyonlarının ilişkileri sabit olduğu için,
birini tespit etmek diğerini bilmek ile mümkündür. Bu anlamda, pH,
tanımsal açıdan hidrojen iyonu aktivitesinin seçici bir ölçümü olsa da, hem
alkalinlik hem de asitliğin bir ölçüsüdür. pH logaritmik bir fonksiyon olması
açısından, pH değerindeki bir birimlik değişim hidrojen iyon derişimindeki
on-katlık değişime karşılık gelir.
Tablo-1'de hem hidrojen hem de
hidroksil iyonlarının konsantrasyonlarını farklı pH değerlerinde görebiliriz.
Tablo-1
2.1-) MOLAR KAVRAMI
Bir bileşiğin molü
moleküllerin Avogadro sayısı (6.02 x 1023 molekül) olarak tanımlanır. Kütlesi
ise yaklaşık olarak gram cinsinden moleküler ağırlığa eşittir.
Örneğin, sodyum hidroksit,
NaOH için, moleküler ağırlık 23+16+1 = 40 olup, bir molünde 40 gram mevcuttur. Hidrojen
[H+] iyonunun atomik ağırlığı bir (1) olduğuna göre, bir mol
hidrojende 1 gram
hidrojen iyonu mevcuttur. pH’ı 10 olan bir çözeltide 1 x 10-10 mol hidrojen iyonu, veya bir litre
çözeltide 10-10 gram
vardır.
2.2-) İYONLAŞMA
İyon yüklü bir parçacık olup
elektron(lar) kazanmış veya kaybetmiş bir atom veya molekül tarafından
yaratılır. Çözeltide iyonların varlığı, içinden
bir iletken gibi elektriksel enerjinin geçirilmesine olanak verir. Farklı
bileşikler, atomların elektron kaybedip kazanma kabiliyetine bağlı olarak
çözeltilerde farklı miktarlarda iyonlar oluşturur. Çözeltide hidrojen (H+)
veya hidroksil (OH-) iyonlarını oluşturma amacıyla bağlanlarını
çözerler (veya iyonize olurlar).
Bağlarını kolayca ayıran
moleküller su çözeltisinde iken kuvvetli asit veya bazlar oluşturacaktır.
Bunlara örnek hidroklorik asit (HCl) ve sodyum hidroksittir(NaOH):
HCl +H2O --->
H3O + Cl
NaOH --->
Na+ + OH-
Sulu bir çözeltide, hidrojen
iyonları normalde çözücü olan su ile birleşerek hidronyum iyonunu (H3O+)
oluşturur. Bu cins çözeltilerin ölçümleri bu bakımdan hidronyum iyonu
konsantrasyonu ölçümleridir. Genellikle pH ölçümü ile ilgili uygulamalarda
“hidronyum iyonu” ve “hidrojen iyonu” birbirleri ile değişmeli olarak
kullanılırlar.
Bazı bileşikler zayıf asit ve
bazlar oluştururlar; bileşiklerin sadece çok az bir yüzdesi kendilerini
oluşturan iyonlara ayrışırlar, böylelikle çok az hidrojen veya hidroksil iyonu
oluşur. Buna bir örnek, her 100 molekül başına bir adetten daha az hidrojen
iyonundan daha az oluştuğu, asetik asittir.
H2O
+ CH3COOH---> H3O+ + CH3COO-
Saf su da, 25°C da her bir su molekülü
başına 10-7 hidrojen
ve 10-7 hidroksil
iyonu olmak üzere zayıfça ayrışır.
2H2O---> H3O+ + OH-
Suya asitin ilavesi hidrojen
iyon konsantrasyonunu arttırırken hidroksil iyon konsantrasyonunu azaltır. Suya
ilave edilen bir baz ters etki yapar. Hidroksil iyonlarının konsantrasyonu
artar ve hidrojen iyonlarının konsantrasyonu düşer.
H2O + HCl-----> H3O+ + Cl-
H2O
+ NaOH----> Na+ + H2O + OH-
pH ölçümümünün çok geniş
kullanım alanları vardır. Örneğin, pH ölçüm ve kontrolü içme suyunun
saflandırılmasında, şeker üretiminde, atık maddelerin işlenmesinde, gıda
proseslerinde, elektrokaplamada, ve kozmetik maddeler ile ilaçların başarılı
etkinliği ve güvenliğinin temininde anahtar rol oynar. Bitkilerin düzgün
gelişebilmesi için toprağın belli pH aralığında olması gerekir, hayvanların kan
pH’ı doğru sınırlar dahilinde değil ise hastalanabilir veya ölebilirler
2.3-) pH Metrenin
Çalışma Prensibi
Asit
ve bazlar her biri serbest hidrojen ve hidroksil iyonlarına sahiptirler. Belli
koşullarda ve belli bir çözeltide hidrojen ve hidroksil iyonlarının ilişkileri
sabit olduğu için, birini tespit etmek diğerini bilmek ile mümkündür. Bu
anlamda, pH, tanımsal açıdan hidrojen iyonu aktivitesinin seçici bir ölçümü
olsa da, hem alkalinlik hem de asitliğin bir ölçüsüdür. pH logaritmik bir
fonksiyon olması açısından, pH değerindeki bir birimlik değişim hidrojen iyon
derişimindeki on-katlık değişime karşılık gelir.
Yaklaşık bir pH belirlemesi,
pH seviyesi değiştikçe değişik renk alan pH kâğıtları veya göstergeleri ile
elde edilebilir. Bu tip göstergelerin doğruluklarında sınırlamalar mevcuttur
ve renkli veya koyu örneklerde doğru olarak sonuç elde etmek zorlaşabilir.
Daha doğru pH ölçümleri bir pH
metre ile elde edilebilir. Bütün cihazlarda, bazen ayrı ayrı, bazen de tek bir
bölmeye yerleştirilmiş referans ve cam elektrotlar bulunur. Referans elektrotta
meydana gelen sabit elektrik potansiyeline karşı H+
konsantrasyonu ve pH
değişmelerine hassas bir ucu bulunan cam elektrotta meydana gelen potansiyel
değişiklikleri ölçülür. Bu elektrot çabuk kuruduğu için sürekli olarak distile
su içinde tutulmalıdır.
Elektrodun kalibrasyonu, pH’sı
bilinen standart solüsyonlarla yapılır. Yumuşak bir bezle sildikten sonra pH’sı
ölçülecek olan sıvıya daldırılır. Skalada okunan rakam o solüsyonun pH’sıdır.
Distile su ile iyice yıkandıktan sonra elektrot su dolu kabın içinde olacak
şekilde statifine (sabitleştirici) yerleştirilir.
Referans elektrodu çıkışı hidrojen iyonu
aktivitesi ile değişmez. pH elektrodunun iç direnci çok yüksektir. pH
değişimine göre ortaya çıkan voltaj değişimini ölçmede zorluk çıkarır. pH
metrenin giriş empedansı ve kaçak dirençler önemli faktörler haline
gelir. pH metre temel olarak yüksek empedanslı bir yükseltici olup anlık
elektrod voltajlarını ölçüp sonuçları analog veya dijital bir göstergede pH
birimi cinsinden gösterir. Bazı hallerde, özel kullanım alanları veya
iyon-seçici ya da Oksidasyon-İndirgeme Potansiyeli (ORP) elektrotlar için
voltaj da okunabilir.
2.4-) SICAKLIK
KOMPANZASYONU (DENGELEMESİ)
Sıcaklık Kompanzasyonu cihaz
içine alınmaktadır. Çünkü pH ölçümü ve elektrotları sıcaklığa karşı hassastır.
Sıcaklık kompanzasyonu manüel veya otomatik olabilir. Manüel kompanzasyonda,
ayrı bir sıcaklık ölçümü gereklidir ve pH metrenin manuel kompanzasyon kontrolü
yaklaşık sıcaklık değerine göre ayarlanır. Otomatik sıcaklık kompanzasyonun da
(ATC), kendi başına çalışan bir sıcaklık probundan gelen sinyal pH metreye
beslenir, böylece numunenin pH değeri doğru olarak o sıcaklıkta belirlenir.
2.5-) TAMPON ÇÖZELTİLER
Tamponlar pH değerleri sabit olan ve o pH seviyesinde
değişimlere dirençli duran çözeltilerdir. pH ölçüm sistemini ( pH metre ve
elektrodu) kalibre etmede kullanılırlar.
Zaman geçtikçe bir elektrodun bir diğerinden çıkış
bakımından ufak farkları olabilir. Sistem bu bakımdan periyodik olarak kalibre
edilmelidir. Tamponlar geniş bir pH değer aralığında mevcuttur. Hem hazır
karışmış sıvı olarak hem de toz kapsül biçimde temin edilirler. Çoğu pH metre
birkaç spesifik pH değerinde kalibre edilmelidirler. İlk kalibrasyon genellikle
izopotansiyel nokta ( pH 7 de ve 25°C’da elektrodun verdiği sinyal 0mV’dur)
civarında yapılmalıdır, ve bir ikincisi de ya pH 4 ya da pH 10’da yapılmalıdır.
Ölçümü yapılacak numunenin fiili pH değerine mümkün olan en yakın tamponu
seçmek en iyisi olacaktır.
2.6-) SICAKLIK ETKİLERİ
pH elektrodu sıcaklığa bağlıdır, ve pH metre
devresinde dengelenir. pH metre devre sistemi, pH elektrodunun genel bir
matematiksel tanımı olan, Nernst denkleminden faydalanır.
E = Ex + {2.3RTK / nF} log (ai)
Burada:
Ex = referans elektroduna bağlı olan
sabit
R = sabit
TK = mutlak sıcaklık (Kelvin)
n = iyonun yükü ( işareti
dahil olmak üzere)
F = sabit
Ai = iyon aktivitesi
pH ölçümünde bizi ilgilendiren hidrojen iyonundaki H+ olup:
{2.3RTK / nF} = 59.16 mV
burada: n = 1 ve T = 25°C’dır. Bu terime Nernst
katsayısı adı verilir.
pH, hidrojen ion etkinliği logaritmasının eksi değeri
olarak belirlenmiş olduğundan, her hangi bir sıcaklıkda genel denklem şöylece
ifade edilebilir:
E = Ex - 1.98 Tk pH
Çözeltideki sıcaklık değişmeleri, Nernst
denklemine uygun olarak cam pH elektrodunun milivolt değerini
değiştirecektir. Sıcaklığa karşı elektrot hassasiyetindeki değişimler doğrusal
bir fonksiyon olup pek çok pH metre bu dengelemeyi sağlamak üzere gerekli akım
tasarımı ile teşhiz edilmiştir. Şekil 1 farklı sıcaklıkların, cam
pH elektrodunun sinyalleri üzerindeki etkisini göstermektedir.
Şekil.1 Bu üç eğimin, 0
mV ve pH 7 durumundaki noktada kesiştiğini
göstermektedir; bu izopotansiyel noktada temperaturla ilgili olarak
milivolt değişikliği olmadığı anlamı çıkar. Aynı zamanda, pH 7
civarında ölçüm çalışması yapıldığı vakit, temperatur dengelemesinin belirgin
bir faktör olmadığı görülür. Bununla beraber, pH 3.0 veya 11.0 düzeylerinde bir
ölçüm çalışması yapıldığı vakit, 15°C
lik bir sıcaklık değişikliği 0.2 pH hatasına yol açabilir. Elektrod
üzerinde sıcaklık etkisinin doğrusal olduğu gösterilmiş olduğu için, pH
üzerinde sıcaklık bağımlılığı şöylece ifade edilebilir:
0,03 pH hatası / pH birim başına / 10°C
Numunenin gerçek pH'ı, çözeltinin hidrojen iyon aktivitesinde (etkinliğinde)
olan değişikliklerden dolayı ve çözeltinin sıcaklığına bağlı olarak, gerek bileşiğin iyonlanması
ve gerekse çözeltideki hidrojen iyon etkinliğinin sıcaklığa bağımlı olmasından dolayı
değişebilmektedir. Doğru bir pH ölçümünün istenilen sıcaklık da yapılması
gerektiği için dengeleme mekanizması bu düzeltmeyi esasen yapmaz, zaten
bunu yapması da istenmez. Sıcaklık dengelemesi, gerçek çözeltinin
pH'ındaki değişiklik için değil, yalnızca elektrodun çıkışı için
bir düzeltme yapar.
Sıcaklık cam membranın (zarın) empedansına da etki yapar. 25°C nin
altında, her 8°C
için belirlenmiş olan empedans iki kat bir değere çıkar. Camın cıdarının
orijinal empedansına bağlı olarak, ölçüm aparatının düşük sıcaklıklarda ölçüm
yapacak ise daha yüksek empedansa sahip olması gerekmektedir.
2.7-) NÖTRALLEŞME REAKSİYONLARI
Bir asitle bir baz
arasındaki reaksiyona nötralleşme reaksiyonu* denir. Genellikle, sulu
asit-baz reaksiyonları su ve tuz meydana getirir. Tuz iyonik bir
bileşik olup, H+ dışında bir katyondan ve OH-
veya O-2 dışında bir anyondan meydana gelmiştir. pH bir çözeltinin asitlik veya alkalinlik derecesini
tarif eden ölçü birimidir 0'dan 14'e kadar olan bir skalada ölçülür. pH
teriminde p; eksi logaritmanın matematiksel sembolünden ve H ise Hidrojenin
kimyasal formülünden türetilmişlerdir. pH tanımı Hidrojen konsantrasyonunun
eksi logaritması olarak verilebilir:
pH = -log[H+]
Bir
maddenin pH değeri hidrojen iyonu [H+] ile hidroksil iyonunun [OH-]
derişimlerinin oranına direk bağlıdır. Eğer H+ derişimi OH-
derişiminden fazla ise maddemiz asidik; yani pH değeri 7 den düşüktür. Eğer OH-
derişimi H+ derişiminden fazla ise maddemiz bazik; yani pH değeri 7
den büyüktür. Eğer OH- ve H+ iyonlarından
eşit miktarlarda mevcut ise, madde 7 pH değerine sahip olmak üzere nötraldir.
Zayıf asit ve kuvvetli baz titrasyonu: Başlangıçta çözelti yalnız asittir ve pH bu
türlerin konsantrasyonu ve iyonlaşma sabiti yardımıyla hesaplanır. Her titrant
ilavesi ile ortamda bir seri tampon oluşur ve her tampon çözeltinin pH sı asit
ve bunların konjuge bazı konsantrasyınları yardımıyla hesaplanır. Eşdeğerlik
noktasında ortamda titre edilen asitin yalnız konjuge türleri bulunur ve pH bu
türlerin knsantrasyonları yardımıyla hesaplanır. Eş değerlik noktasından sonra
kuvvetli baz titrantının aşırısı reaksiyon ürününün asidik veya bazik
özelliğini baskı altına alır ve pH aşırı titrantının konsantrasyonu yardımıyla hesaplanır.
2.8-) Potansiyometrik
Titrasyon
Çeşitli
duyarlıkları ya da seçicilikleri olan elektrotlar kullanılarak her bir titrant
ilavesiyle çözeltinin potansiyeli ölçülerek nicel analiz yapılır.
Potansiyometrik
titrasyonda her titrant eklenmesinden sonra ölçülen gerilim değeri eklenen
titrant hacmine karşı grafiğe geçirilerek Potansiyometrik titrasyon eğrisi
oluşturulur. S şeklinde olan Potansiyometrik titrasyon eğrisinde dönüm noktası
eğrinin eğiminin en büyük olduğu noktadır. Dönüm noktasının hatasız bir biçimde
elde edilebilmesi için eşdeğerlik noktası civarındaki titrant eklenmesi çok
özenli olarak yapılmalıdır. Potansiyometrik titrasyon ile doğru ve kesin
sonuçlar elde edilir ve sürekli olarak bir gerilim değişmesi ölçüldüğünden sıvı
temas geriliminin ve aktiflik katsayısının ölçümlere etkisinin dikkate alınması
gerekmez. Yükseltgenme-indirgenme
tepkimelerinin potansiyometrik yoldan izlenmesi için bir Pt elektrot
kullanılırken, asit-baz, çökelme ve kompleksleşme tepkimelerinin oluştuğu
titrasyonların potansiyometrik yoldan izlenmesinde uygun bir iyon seçici
elektrot kullanılır.
Potansiyometrik titrasyon sudan başka çözücülerde de
uygulanabilir. Sudan daha asidik olan asetik asit ve formik asit gibi
çözücülerde çok zayıf bir baz olmaları nedeniyle sulu ortamda titre edilemeyen
bazlar titre edilebilir.
3-DENEYDE KULLANILAN MALZEMELER
·
Beher
·
Manyetik
karıştırıcı
·
pH metre
·
0,1 M asetik asit çözeltisi
·
0,1 M NaOH çözeltisi
·
Büret
·
Saf su
4-DENEYİN
YAPILIŞI
İlk önce 0,5 M
NaOH stok çözeltisinden 100 ml 0,1 M
lık NaOH çözeltisi hazırlanır.
Hazırlanan 0,1 M NaOH
çözeltisi bürete konur Daha sonra
bir bahere 10 ml asetik asit konulur ve saf su ile seyreltilir. İçersine birkaç
damla fenolftaleyn indikatörü eklenir. Beher bir manyetik karıştırıcı üzerine
yerleştirilir. belli aralıklarla titrant eklenerek pH metre ile ölçüm yapılır .
5-VERİLER – HESAPLAMALAR
TABLO-2: Eklenen NaOH
hacmine karşılık ölçülen pH değerleri
V (ml)
|
pH değeri
|
0
|
3,62
|
1
|
3,79
|
2
|
4,02
|
3
|
4,23
|
4
|
4,42
|
5
|
4,61
|
6
|
4,8
|
7
|
5,01
|
8
|
5,26
|
8,1
|
5,29
|
8,2
|
5,33
|
8,3
|
5,36
|
8,4
|
5,41
|
8,5
|
5,44
|
8,6
|
5,49
|
8,7
|
5,55
|
8,8
|
5,58
|
8,9
|
5,65
|
9
|
5,68
|
9,1
|
5,75
|
9,2
|
5,82
|
9,3
|
5,88
|
9,4
|
5,99
|
9,5
|
6,11
|
9,6
|
6,16
|
9,7
|
6,45
|
9,8
|
6,83
|
9,9
|
7,14
|
10
|
8,66
|
10,1
|
9,38
|
10,2
|
9,56
|
10,3
|
9,8
|
10,4
|
9,88
|
10,5
|
10,03
|
11,5
|
10,59
|
12,5
|
10,82
|
13,5
|
10,97
|
14,5
|
11,08
|
15,5
|
11,18
|
16,5
|
11,24
|
17,5
|
11,31
|
18,5
|
11,35
|
19,5
|
11,4
|
GRAFİK 1:HARCANAN TİTRANTA KARŞILIK pH GRAFİĞİ
Eşdeğerlik
noktasındaki hacim 9,9 ml dir. Yarı eşdeğerlik noktası ise 4,95 ml dir
y=0,541x+2,0273
doğru denkleminden ,
y=0,541(9,9)+2,0273
y=7,14
olarak pH bulunur
pH
=pKa-log( [tuz] / [asit]) buradan yarı eşdeğerlik noktasında;
pH=pKa
olduğuna göre pH=pKa=4,95 tür.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder