Şimdiye Kadar Sadece Laboratuvarda Görülmüş Kimyasallar Üretiyor..!
Kimyasal madde üretimi, laboratuvar ortamında sentezlenebilen fakat
daha önce doğada gözlenmemiş bazı kimyasalların karınca türleri
arasındaki mücadele sonucu sentezinin keşfiyle yeni bir anlam kazandı.
Yukarıdaki cümle Alien vs. Predator isimli korku filminin senaryosundan
fırlamışa benziyor, fakat bu sefer iki taraf da karınca türü. Bir
taraf, ismini acı verici iğnelerinden almış ateş karıncaları ya da
Latince adlandırılmasıyla Solenopsis invicta. Bizim için acı verici,
kendi boyutundaki çoğu tür için ölümcül olan bu iğneler alkaloid zehre
sahip.
Savaşın diğer tarafındaki karınca türü ise, kendine has
asidik bir zehre sahip çılgın Rasberry karıncaları ya da Latince
adlandırılmasıyla Nylanderia fulva. Formik asit temelli bu zehir karınca
türlerinde de sık görülmekle birlikte atmosferi etkiliyor olabilir. Bu
zehir diğer karınca türlerinde sık görülmesine rağmen, asitlerle
alkaloidlerin (bazların) birbirini nötrleştirebileceğini bilecek kimya
bilgine sahip tek tür muhtemelen Rasberry karıncaları. Bu bilgiye sahip
olmakla kalmayıp, zehirlerini ateş karıncalarının zehri üzerinde
kullanarak yapışkan bir madde üretmekteler.
Daha önce yapılan
araştırmalar, Rasberry karıncalarının %98’inin kendi zehirlerini ateş
karıncalarının zehrine karşı savunma amaçlı kullanarak hayatta
kalabildiğini göstermişti. Zehir salgılayan bezleri alındığında ise
çılgın karıncaların sadece %48’i hayatta kalabilmişti. Haftalık kimya
dergisi Angewandte Chemie’de yayınlanan yeni araştırmaya göre, savunma
reaksiyonu sonucu oluşan yapışkan madde iyonik sıvı halindeki amonyum
format.
İyonik sıvılar, sıvı halde bulunan tuzlardır. En bilinen
tuz olan sodyum klorür(sofra tuzu) 800 santigrat dereceye kadar
ısıtılarak sıvılaştırabilmektedir. Diğer tuzların sıvılaştırılması da
benzer şekilde yüksek sıcaklık gerektirmektedir. İyonik sıvılar ise orta
sıcaklıklarda (tanımlar farklı olmakla beraber genellikle 100 santigrat
derecenin altı orta sıcaklık kabul edilir.) sıvı halde olan tuzlardır.
İyonik sıvılar; bataryalarda, ilaç sektöründe ve çeşitli sanayi
dallarında kullanılmaktadır. Araştırmayı yürüten ekibin başı Profesör Li
Chen’e göre iyonik sıvıların pratikteki kullanışlılığı, doğanın bir çok
kullanışlı egzotik maddeler ürettiği bilinmesine rağmen, doğadan
örneklerinin bulunmamış olması ile birlikte düşünülünce oldukça kafa
karıştırıcı bir hal alıyor.
İki türün kökeni de Güney Amerika’da,
dolayısıyla bu özelliğin orda evrimleşmiş olduğu düşünülüyor. Ateş
karıncalarının Kuzey Amerika’ya gelişinin üzerinden önemli bir süre
geçmiş olmasına rağmen, zehir nötralizasyonu ancak Rasberry
karıncalarının Teksas’a geldiği zaman olan bu yüzyılın başında
gözlenebildi. (Tür, ismini karınca göçüne ve düzensiz göç rotalarına
dikkat çeken Teksaslı Tom Rasberry’den almıştır.)
Çılgın Rasberry
karıncaları düşmanlarına oranla daha az can acıtıcı bir iğneye sahip
fakat bu durum onları daha güçsüz kılmıyor. Aksine, Kolombiya’daki büyük
bir alanı ekolojik olarak harap etmiş durumdalar ve elektrik tesisatına
zarar verme bu tür için oldukça yaygın bir davranış. Ayrıca, yemlere
duydukları ilgisizlik ve çok kraliçeye sahip koloniler oluşturmaları yok
edilmelerini zorlaştırıyor. Zararlarına rağmen bu yok etmesi zor
karınca türü bize en azından ateş karıncası balsamını nasıl üreteceğimiz
hakkında bir fikir vermekte.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder